Madenciler sıfır kaza için dünyayı dinleyecek.

Türk maden işletmecileri, madencilikte sıfır kaza noktasına gelen Avustralya, Kanada ve ABD’den uzmanları İstanbul’da bir araya getirerek deneyimlerini dinlemeye hazırlanıyor.

Arka arkaya gelen maden faciaları sonrası uluslararası ölçekte iş sağlığı ve güvenliği konferansı düzenlemeye hazırlanan Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Atılgan Sökmen, “İş güvenliği dersinin ilkokuldan başlaması gerektiğini düşünüyorum. O çocuk fabrikada da çalışsa, büroda da çalışsa bu gerekli” diyor. Madenlerde can kaybının önüne geçilebilmesi için yapılması gerekenlere yönelik tartışmalar sürerken, Türkiye Madenciler Derneği (TMD) 4 Aralık Dünya Madenciler Günü dolayısıyla İstanbul’da ‘Uluslararası Madenlerde İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı’ düzenleyecek. İki gün sürecek konferans öncesi konuştuğumuz TMD Başkanı Atılgan Sökmen, Türkiye’deki madencilik sektörünü ve sorunlarını Milliyet’le paylaştı.

Haliç Kongre Merkezi’ndeki konferansın ana gündemi ne olacak?
Bu konferans bir ihtiyaçtan doğdu. Her yıl 4 Aralık’ta Dünya Madenciler Gününü kutluyoruz ve etkinlik düzenliyoruz. Bu yıl Soma sonrasında iş sağlığı ve güvenliği etkinliği yapmaya karar verdik. Bu konferansın da uluslararası olmasını istedik. Konferans kapsamında dünyadaki madenci ülkelerin deneyimleri ve bakış açıları ülkemize taşınacak.
Avustralya, Kanada, Çin, ABD’den çok önemli uzmanlar geliyor. Bu konferansın ülkemiz madenciliği için çok önemli olacağını düşünüyorum.

Madencilik sektörü sıkıntılı günler yaşıyor mu?

Dünyadaki metal fiyatları dibe vurmak üzere. Madenci teşvik görsün, yardım görsün; iş güvenliği, iş sağlığı açısından her türlü donanımı yerine getirebilsin. Yıllık 2000 civarındaki işletme ruhsatı geçtiğimiz sene 600’e düştü. Ruhsatlandırmazsanız madencilik gelişmez. O algının değişmesi lazım. Ben madencilikte Türkiye’nin potansiyeline çok inanıyorum. Euromines, Avrupa Metal ve Maden Birliği Başkanı, geçtiğimiz günlerde yaptığımız bir konuşmada, ‘Türkiye’nin jeolojisi madencilik açısından çok elverişli’ dedi. Fakat bizim almamız gereken çok yol var.

Eğitim ilköğretimde başlasın

Bu faciaları önleyebilmek nasıl mümkün olur?
Dünyada bu işi çok iyi yapan ülkeler var. Mesela Kanada, başlı başına maden ülkesi, milli gelirinin çok önemli bölümünü madenden karşılıyor. Aynı şekilde Avustralya. Onlar da neredeyse sıfır kaza noktasına geldiler.
10 yıldır ölümlü kaza olmuyor. Bizim en büyük eksiğimiz kültür noksanımız ve ‘Bana bir şey olmaz’ söylemi... Gerçekten toplum olarak böyle bir yapımız var. Halbuki insanlara bunu yerleştirmemiz lazım... ‘Bize bir şey olabilir.’ Bu bir kültür meselesi. Bunun için en üstten işin patronundan, genel müdüründen başlayan bir bilinçlendirmeye girmemiz gerekiyor.
Ayrıca biz maalesef çok hızlı büyümeye heves eden bir ülkeyiz. Büyürken arkamızda ne bıraktığımıza çok da dikkat etmiyoruz. İş güvenliği dersinin ilkokuldan başlaması gerektiğini düşünüyorum.